Bizi yoktan var eden, var ettiğini yalnız bırakmayıp hidayet rehberleri olan peygamberleri gönderen kâinatın rabbi olan Allah’a sonsuz hamd ve senalar olsun. Salat ve selam hatem’ül enbiya Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi vesellem)’e, O’nun ehlibeytine, bütün ashabına, kıyamete kadar bu kutlu yolun takipçileri olan âlimlere, şehidlere ve bütün ehli imanın üzerine olsun.

Vakıf kültürü, İslam medeniyetinin temyiz edici özelliklerinden biridir. Kur’an ve Sünnet üzere kök salan ve dallanıp budaklanan medeniyetimizde vakıflara özel bir ehemmiyet verilmiştir. Bu ehemmiyetin temelinde, Kur’an’daki ayetler ve Peygamber efendimizin hadisleri bulunmaktadır. Kur’an-ı Kerim’de doğrudan vakıf ile ilgili ayetler olmasa da ulema bazı ayetlerden yaptıkları çıkarımlar ile vakıf medeniyetinin temellerinin atılmasına öncülük etmişlerdir. “Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça gerçek iyiliğe ulaşamazsınız” âyeti (Âl-i İmrân 3/92) ve “Mescidlerin Allah’a ait olduğunun, Allah’ın mescidlerini ancak birtakım vasıflara sahip kimselerin imar edebileceğinin” bildirilmesi (et-Tevbe 9/18-19; el-Cin 72/18) gibi ayetler, âlimlerce vakıf ile ilişkilendirilmiştir. Yine Resulallah (sav) “İnsan ölünce, üç ameli dışında bütün amellerinin sevabı kesilir: Sadaka-i câriye, kendisinden istifade edilen ilim, arkasından dua eden hayırlı evlât.” (Müslim, Vasiyyet 14. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Vasâyâ 14; Tirmizî, Ahkâm 36; Nesâî, Vasâyâ 8) buyurması da, âlimlerce vakıf meselesinin önemi şeklinde anlaşılmıştır. Bu anlamların temelinde İslam dininin sosyal adalete, dayanışmaya, yardımlaşmaya verdiği önem yatmaktadır. Küreselleşen dünyada bu kavramların yerine bencilliğin, ihtirasın, mal-mülk biriktirmenin ihdas edilmeye çalışıldığı görülmektedir. Kapitalizmin bütün iyiyi ve hayrı tüketmeyi hedef aldığı bu çağda vakıf kültürümüzün tekrar canlandırılmasına ihtiyaç vardır. Zira günümüzde, Müslümanlarca kurulmuş vakıflar sosyal sorumluluk projelerinde, afet durumlarında insanlığa hizmet etmeye devam etmektedir. Küreselleşmenin bütün medeniyetleri ve farklılıkları yok ettiği bir vasatta, vakıflarımız bu yozlaşmaya karşı durmakta, kendini korumayı ve insanlığa hayır üretme geleneğini sürdürmektedir.

İnsanlık için hayır üretme adına kurulan bu vakıfların, hayatiyetini sürdürmeleri elzemdir. İnsanlığın bütün değerlerinin ayaklar altına alındığı bu dönemde vakıflara duyulan ihtiyaç daha görünür hale gelmiştir.

Peygamber Sevdalıları Vakfı olarak, medeniyetimizin bu kadim kültürünün esaslarından olan vakıflara verilen önemin tekrardan hatırlandığı “Vakıflar Haftası”nı tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını Rabbimizden niyaz ediyoruz.

PEYGAMBER SEVDALILARI VAKFI