Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam, iki Cihan Önderi Hz. Muhammed’in(sallallâhualeyhivesellem), seçkin ashabının, ehl-i beytinin ve kıyamete kadar O’nun yolunu sürdürecek mü’minlerin üzerine olsun.
Bu hafta itibariyle hicri 1443. yıla giriyoruz. Hicri takvimin ilk ayı Muharrem’dir. Bu ayın 10. gününü Aşura günü olarak idrak edeceğiz. İslam ümmeti olarak hicreti, Aşurayı ve Muhammed Mustafa`nın(sav) o güzide evlatlarının/ehl-i beytinin acı hatırasını tekrardan hatırlayacağımız müstesna bir zaman dilimindeyiz.
Aşura günü, birçok peygamberin hayatında ciddi hadiselerin yaşandığı bir gün olması yönüyle önemli bir gündür. Rivayetlere göre Hz. Âdem(as)’in tövbesinin kabulü, Hz. Nuh(as) ve iman edenlerin tufandan kurtulması, Hz. Yunus(as)’un balığın karnından çıkması, Hz. İbrahim(as)’in atıldığı ateşte yanmaması ve ateşin kendisine esenlik ve selamet olması, Hz. Yakup(as)’un oğlu Hz. Yusuf(as)’a kavuşması, Hz. Yusuf(as)’un kuyudan çıkması, Hz. Eyyüp(as)’ün hastalıklarından şifa bulması, Hz. Musa(as)’nın Allah’ın izni ve yardımıyla Kızıldeniz’i geçmesi, Hz. İsa(as)’nın mübarek viladetleri ve Yüce Rabbinin katına yükselmesi, Hz. İdris(as)’in göğe çıkarılması gibi sayısız hikmet barındıran harikulade hadise ve mucizeler Aşura Günü gerçekleşmiştir. Bu hadiselerin tümü Yüce Rabbimizin kudretine ve iman eden kullarına yardımına birer işarettir.
Aşura tüm bunların yanı sıra tarihe kara bir leke olarak geçen Kerbela Hadisesi’nin de, yıldönümüdür. Her Aşura gününde olduğu gibi bu yılki Aşura gününde de, yani Hz. Hüseyin ve dostlarının şehit edildiği günde yaşanılanları hatırlamak, kadın erkek, çocuk, yaşlı, idareci, halk yani herkese anlayacağı ve ihtiyacı olan boyutlarıyla anlatmak gerekir. Bu münasebetle Hz. Hüseyin’i ve kıyamını anlatmak ve Aşura gününde Kuran`da kıssaları anlatılan peygamberlerin mücadelelerini yad etmek insanımıza ilham verecektir inşallah. Muharrem ayını bu bilinç ve gayret ile geçirebilirsek; ülke ve ümmet bazındaki sorun ve meselelerin çözülmesine çok ciddi fayda sağlayacaktır.
Rabbi Zülcelal, insanlar içinden Hz. Muhammed`i(sav) seçti ve üstün kıldı; aileler içinden de onun evlatları ve ciğerparelerini seçti ve üstün kıldı. O izzetli torunları, kıyamete kadar muvahhitlere yol gösteren nurlu kandiller eyledi. Dünyaya ilahi adaleti hâkim kılma anlayışına sahip bir dini korumak, bu uğurda mücadele etmek, can vermek elbette en çok Ehli Beyte yakışır. “Biz onların babalarını, zürriyetlerini ve kardeşlerini seçip hidayet eyleyerek sırati mustakime ilettik.’’ (Enam Suresi-87) ayeti işte bu nedenle en çok bu güzide aileye yakışıyor.
Hz. Hüseyin`in izzetli duruşu sayesinde İslam ümmeti, vahyin çizgisinde kalabilmiştir. Hz. Hüseyin duruşu ve mücadelesi ile İslam ümmeti yönetim ve yöneticilere karşı nasıl bir tavır takınılması gerektiğini öğrenmiştir. İslam ümmeti, 72 yakını ile can veren bu şehadet aşığı, şehitler serdarı, sevgili torunu, Hz. Fatıma annemizin evladı Hz. Hüseyin`i hakkıyla anlasaydı Arakan`da putperest Budistler, Müslümanları pervasızca katledemezlerdi. Suriye, Irak, Afganistan bu halde olmazdı. Doğu Türkistan`daki Müslümanlar, putperest Çinlilerin zulmüne maruz kalmaz, camilerimiz Çin işgaline uğramazdı. İşte Hz. Hüseyin`i anlayan bir ümmet olabilmek, aramızda ihtilaf sebebi olan her ne varsa elimizin tersi ile itmek, birbirimize düşmanlık etmemek, tam aksine ortak paydalarda buluşmak ve halisane kardeş olmak demektir.
Peygamber Sevdalıları Vakfı olarak Peygamber Sevdalısı halkımıza böylesi hayırlı bir günde Aşura orucunu tutmalarını, sıla-i rahimde bulunmalarını, bol bol sadaka vermelerini, selamı aralarında yaymalarını ve bolca dua etmelerini tavsiye ediyoruz.
Bu vesileyle ümmet coğrafyasında zulüm altında olan kardeşlerimizin felahı; her türlü zulmü Müslümanlara reva gören zulüm sistemlerinin helaki için Rabbimize yalvarıyor, Aşurayı Hüseyni kıyamın ruhuna uygun bir anlayışla idrak etmeyi diliyoruz. 17.08.2021
PEYGAMBER SEVDALILARI VAKFI