VAKFIMIZIN RAMAZAN BAYRAMI MESAJI- 2024

VAKFIMIZIN RAMAZAN BAYRAMI MESAJI- 2024

بسم الله الرحمن الرحيم

         

Hamd, âlemlerin yegâne sahibine (Celle Celâluhu); salat ve selam, Efendimiz Hz. Muhammed’e (sallallahu aleyhi vesellem), âl ve ashabına ve tüm müminlerin üzerine olsun.

Gündüzlerini, oruçlu geçirip Kur’an tilaveti ve mukabele sünnetiyle süslediğimiz; gecelerini teheccüd namazı ve sahur ile bereketlendirdiğimiz; iftarlarımızı, eş, dost, akraba, fakir ve yetimlerle paylaştığımız; fitre, sadaka ve zekâtlarımızla fakirleri gözeterek malımızı arındırdığımız, bünyesinde bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesi’ni barından ayların ve gönüllerin sultanı mübarek Ramazan-ı Şerifleri geride bırakmanın hüznünü yaşarken, aynı zamanda da kıymetli ve bereketli bir ayın bitiminde bir Ramazan Bayramı’na daha kavuşmanın buruk sevinci içindeyiz.

Allah resulü (aleyhi-salâtu ve’s-selâm)  Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de kutlanan iki geleneksel bayramı kastederek “Allah Teâlâ size, kutladığınız bu iki bayramın yerine, daha hayırlısını, Ramazan (Fıtır) Bayramı ile Kurban Bayramını hediye etti”[1] buyurmuştur. Hadis-i şeriften de anlaşılacağı gibi Ramazan Bayramı, bizzat Allah tarafından müminlere ikram edilen ilahi bir hediyedir.

Ramazan Bayramının sabahıyla ilgili Allah Resulü (aleyhi-salâtu ve’s-selâm) şöyle buyurur: Bayram namazını kılıp dışarıya çıktıktan sonra bir münadi şöyle seslenir: “Biliniz ki Rabbiniz sizleri bağışlamıştır. Haydi, evlerinize doğru (büyük sevinç ile) dönünüz! Bugün mükâfat günüdür. Bugün, sema âleminde mükâfat günü olarak ilan edilir.[2]

Bayram; Ramazan ayının sonunda mutluluğu, sevinci doruğa çıkartmanın vakti, kırgınlıkların bırakıldığı, büyüklerimizin ziyaret edilip ellerinden öpüldüğü, küçüklerin sevindirildiği, yetim ve öksüzlerin başının okşandığı, Yusufîlerin unutulmadığı, şehidlerin yâd edildiği, muhacirlere özlem duyulduğu manevi bir zaman dilimidir.  

Başta Kudüs ve Mescidi Aksa olmak üzere, işgal altındaki bütün İslam beldeleri ve buralarda yaşayan mazlum Müslümanların; çileleri, açlıkları, muhaceratları ve şehadetleri bayramlarımızın tadını kaçırmaktadır. İslam beldelerini idare edenlerin basiretsizlikleri, sorumsuzlukları, korkaklıkları ve mazlum Müslüman halklara sırtlarını dönmeleri acımızı büyütmektedir. Sözde idarecilerin bu umursamaz tutumları sorunlarımızı derinleştirmekte, küfrün necis ellerini üzerimizde etkili kılmakta ve projelerini üzerimizde gerçekleştirme zemini sunmaktadır.

Ümmetin izzetli evlatları her dönemde olduğu gibi; bugün de küfrün necis ellerini kökünden kesmeye, alçakça projelerini etkisiz hale getirmeye her zamanınkinden daha fazla kararlıdırlar. Müminlerin bu onurlu kararlılıkları karşısında, küfür cephesi saldırılarını artırmakta ve kendi sonunu hızlandırmaktadır. Müminler, bayram coşkusunun verdiği şuurla; kardeşliği yeniden tesis ederek, Ensar ve Muhacir birlikteliği gibi bir imani bilinçle karanlık mihrakları içimizden söküp atacaklardır biiznillah.

Peygamber Sevdalıları Vakfı olarak, ümmetin kurtuluşunun İslam’ın hak çizgisinde olduğunu biliyoruz. Bu kutlu çizginin; Ramazan orucuyla, Kur’ani tefekkürle ve bayram bilinciyle beslenip büyütülmesi esas gayemizdir. Oruç ile manevi olarak donandığımız, Kur’an mukabeleleriyle şuurlandığımız ve bayram güzelliğiyle birlikteliğimizi taçlandırdığımız bu süreçte ümmetin imani uyanışının daimi olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyoruz.

Umut, sevinç, kardeşlik, vahdet temennisiyle İslam Ümmetinin, Peygamber Sevdalısı Halkımızın Ramazan Bayramını tebrik eder; bayramın sıhhat, selamet ve ehl-i küffara karşı İslam ümmetinin uyanışına, dirilişine vesile olmasını dileriz.        

[1]Sünen-i Ebû Dâvud-Salat:239

[2]Cemu’l–fevaid

 Peygamber Sevdalıları Vakfı